Büyük milletlerin büyük destanları vardır. Aziz Milletimizin en son destanlarından birinin adıdır 15 Temmuz. Büyük destanlar büyük davalar uğruna yazılır ve asırlarca hatırlanır.

Ülkemiz 15 Temmuz 2016 tarihinde millî iradeyi, demokrasiyi, hukuk devletini ve halkımızın sarsılmaz birliğini hedef alan, tarihin kaydettiği en büyük ihanet girişimine maruz kalmıştır. Bu kalkışmaya cüret edenlerin unuttuğu şey, milletimizin her şartta istiklaline kastetmeye çalışanlara en ağır tokadı attığı idi. Sevinçleri birlikte yaşamış, sıkıntıları birlikte göğüslemiş, acıları birlikte paylaşmış bu millet; yeniden vatan müdafaası ihtiyaç olduğunda tek yürek olarak kenetlenmeyi bilmiştir. 

Hain darbe girişimi karşısındaki vakur ve cesur tutumuyla tüm dünyaya örnek olan; vatanına, milletine, milli iradeye sahip çıkan bu asil milletin bir ferdi olmak bizim için büyük bir onur kaynağıdır.

Ülkemizin geleceği hainlerin karanlık emellerinden kurtaran tankların altına yatarak darbe girişimine dur diyen, 250 Şehidimize ve 2712 Gazimize vefa borcumuzu birlik ve beraberliğimizi pekiştirerek göstermeliyiz. 15 Temmuz darbe girişiminin unutulmasına, unutturulmasına ve bu ihanetin üzerinin örtülmemesi adına Demokrasi ve Milli Birlik Günü olarak her yıl 15 Temmuz'da kahraman vatan evlatlarını yâd edip milletçe birlik ve beraberliğimizi pekiştireceğiz. Biz öğretmenler olarak düşünen, sorgulayan, aklı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirerek şer odaklarına karşı duracağız. Bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde Demokrasi Destanı'nı yazan bütün kahramanlarımızı canı gönülden yâd ediyor, şehitlik mertebesine ulaşan aziz şehitlerimize yüce Allah'tan rahmet diliyor, gazilik şerefine erişen kahramanlarımıza şükran ve minnetlerimi sunuyorum.